Eşinin Anneliğine Söz Söyleme

Eşinin Anneliğine Söz Söyleme

– Bu sözü Şirinden de duyuyorum. Çocuklara dair yapması gereken bir şeyi söylediğim zaman “Anneliğime karışma!” diyor. İyi de ben onun anneliğine karışmıyorum ki… Çocuklar ikimizin değil mi? Ben baba olarak çocukların iyiliği için, fikirlerimi söylüyorum.

– Bir örnek ver, onun üzerinden konuşalım.

– Şirin fazla rahat bir anne. Evde bakıyorum, çocuklara bakmayı bırakıp, başka işlere dalmış. Oğlum daha küçük. Düşüyor, kafasını oraya buraya çarpıyor, ben de üzülüyorum.

anne

– Şirinin gözü sürekli çocuğun üstünde olsun istiyorsun. Çocuk acıktığı anda karnı doysun; hiç ağlamasın, üşümesin, düşmesin… Bunları bekliyorsun.

– Evet.

– Yalnız önce şunu bilmelisin ki senin bu hassasiyetin çocuğunun ruh sağlığı için, pek de iyi şeyler değil. Çünkü fazla titizlik çocuğa kötülük etmekten başka bir şey değil. Çocuğun üzerinde sürekli bir göz, üstünde hep bir el olursa çocuk anne babaya bağımlı, mız mız, korkak, hastalık hastası bir çocuk olur çıkar.

– Aman, öyle olmasını hiç istemem.

– Ayrıca çocukla yeterince ve iyi alakadar olmadığını eşine söylemen, eşini kötü anne olmakla suçlaman demektir ve bu da bir kadını fazlasıyla incitir.

– Maksadım onu incitmek değil.

– İyi niyet her zaman yeterli olmuyor. Sözlerimizin açtığı yaraya bakmamız lazım. Bıçağı bizim hangi niyetle sapladığımız değil, onun açtığı yaradır mühim olan…

– Aslında düşündüğüm zaman, çocuk olana kadar Şirinle pek fazla kavga etmiyorduk. Çocuktan sonra aramız çok bozuldu.

– Ailede mutluluk sebebi olması gereken çocuk, bazen eşlerin yanlış tutumları yüzünden mutsuzluk sebebi oluyor. Bu yüzden ailelerde pek çok sıkıntı yaşanıyor. Pek çok kadın da eşinin çocuklara yeterince vakit ayırmadığından şikâyetçi.

– Bazen Şirin de “Çocuklarınla alakadar olmuyorsun.” diye söyleniyor. Çocuklarımı çok seviyorum ama akşam eve yorgun geliyorum. Onlara pek zaman ayıramıyorum.

– Çocukların baba sevgisine ve alakasına ihtiyaçları var. Bütün gün anne ile olan çocuklar, baba ile zaman geçirmek isterler. Ayrıca çocuklarla hep anne uğraştığı için, erkeğin akşamları çocuklarıyla biraz zaman geçirmesi kadını rahatlatır. Erkek çocuklarıyla alakadar olmayıp bir de “Şunlara bak, biraz sustur, kafamı dinlemek istiyorum!” derse, kadın da o zaman kırılır. Ayrıca Şirin ne kadar uğraşırsa uğraşsın, babanın yerini dolduramaz.

– Ben öyle yapmıyorum, çocuklarımla alakadar olmaya çalışıyorum ama belki yeterince zaman ayıramıyorum. Benim ayıramadığım zamanı, Şirin telafi etsin, benim yerime çocuklarımla o ilgilensin istiyorum galiba. Çocukların istekleri yerine gelsin, mutlu olsunlar istiyorum.

– Çocuğunu sevmek demek, her istediğini yapmak, onu mutlu etmeye çalışıp şımartmak mıdır? Anne babanın vazifesi çocuklarını mutlu etmek değildir, onları hayat yolculuğuna hazırlamaktır. Çocukların, hayat yolunda karşılarına iyi kötü her şey çıkabilir. Çocukları küçük yaşlardan hayata hazırlamazsak, zorluk gördüklerinde yıkılırlar. Çocuk bu, düşe kalka büyüyecek. Düştüğünde kendi başına kalkmasını öğrenecek.

– Siz de Şirin gibi söylüyorsunuz.

– Erkekler baba olarak ne kadar çocuklarını severlerse sevsinler annesi kadar düşünüp onun kadar sevemezler. Bu yüzden kadın, anneliğin en iyisini yapmaya çalışır. Fakat şunu da kabul etmek lazım ki; bazen kadın, fazla iyi niyeti yüzünden çocuk terbiyesinde hata yapabilir. Senin eşinden beklediğini bazen anneler yapar. Çocuğun her istediğini yapmaya çalışır, çocuğu şımartırlar. O zaman babanın müdahalesi gerekir; ama bu, kadını suçlayarak değil çocuk terbiyesi üzerine birlikte araştırma yaparak, yardım alarak ve bilgi sahibi olunarak yapılabilir.

– Teşekkür ederim. Bu mevzuda daha dikkatli olmaya çalışacağım.




Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir