Alerjik göz nezlesi tedavisi

Alerjik göz nezlesi tedavisi

Alerjik göz nezlesi (konjonktivit) tedavisi

Saf alerjik göz nezlesinde genellikle ilk tercih edilen tedavi göz damlalarıdır, içinde antihistaminik veya mast hücre baskılayıcı ilaçlar bulunan göz damlalarının düzenli bir şekilde günde 2-4 defa kullanılması gerekir.

Ancak göz akıntısının, kaşıntısının yoğun olduğu durumlarda burun alerjisi de varsa ağızdan alınarak her iki organa da etki edecek alerji ilaçları (antihistaminik) kullanılabilir.

Bununla da tedavinin yetersiz kaldığı durumlarda buruna kortizonlu spreyler, aynı anda göze de kortizonlu damlalar kullanılabilir. Göze kullanılacak kortizonun mutlaka göz doktoru muayenesi sonrası başlanması gerekir. Sürenin de bu doğrultuda ayarlanması en doğrusudur.

Alerjik göz nezlesi tedavisi

Vernal konjonktivit bazen tedavisi zor bir hastalık olabilmektedir. Sık kortizon kullanımına gitmemek için de siklosporin hammaddesi içeren göz damlaları günümüzde bu hastalığın daha etkin ve güvenilir biçimde tedavi edilmesinin yolunu açmıştır.

146 Özellikle vernal konjonktivit sıcak havadan olumsuz etkilendiği için bu hastalarda görülebilecek aşırı alevlenme hallerinde göze soğuk kompres veya soğuk gözyaşı damlası uygulanması rahatlatıcı bir etki yaratır. Tekrarlayan durumlarda sıcak havalar gelmeden uygun damlaların erken başlanması gibi tedavi önlemleri, yazın sorunsuz atlatılmasına yardımcı olur.

Unutulmamalıdır ki, bütün alerjik hastalıklarda olduğu gibi bu tip göz nezlelerinde de eğer altta yatan bir alerji saptanmışsa bir an evvel dilaltı aşı uygulamasına başlamak, zamanla ilaç ihtiyacını ortadan kaldıracak tek tedavi yöntemidir.

Ürtiker/kurdeşen

Ürtiker halk arasında “kurdeşen” olarak bilinir. Kurdeşen akıllarda stres ve üzüntüyle ortaya çıkan bir döküntü tipiyle özdeşleşmiştir. Alerjik hastalıklarının tümünün stresle ilişkili olduğunu düşündüğümüzde bunun çok da yanlış olmadığını görürüz. Ama tabii ki genellikle temelde yabancı bir maddeye verilen aşırı tepki yatar, stres bu durumu belirginleştirir.

Ürtiker ciltte tipik döküntü ve kaşıntıyla seyreden bir hastalıktır. Döküntünün tipik özelliği ciltten hafifçe kabarık, sınırları belli, bazen sinek ısırığını andırır birkaç milimetreden birkaç santimetreye kadar değişebilen büyüklükte, bazen daha büyük plaklar halinde olmasıdır. Bu döküntülerin alerjik olabileceğini gösteren en önemli özelliği basmakla solması ve kaşıntılı olmasıdır.




Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir