Moda Sözlüğü

Moda Sözlüğü

MODA SÖZLÜĞÜ

-A-

Alamode (Alamod): Moda olan, ilgi çeken, çok tutulan.

Ajur: Delikli örgü, gözenek.

Androgyn (Androjen): Androjen kelimesi, erkek ve kadın modasında aynı kesimlerin, kumaşların ve detayların kullanılması anlamına gelir. Tam anlamıyla cinsiyetsizliği ifade eden bir terim.

Animal print (Enimıl pirint): Hayvan deseni. Leopar ve kaplan desenli kıyafetler, aksesuarlar.

moda sozlügü

-B-

Baggy (Beggi): Bol anlamına gelir. Genellikle bol kesim pantolonlar için kullanılır.

Balleıine (Balerin): Bale ayakkabısını andıran, düz tabanlı kadın ayakkabısı.

Bikini (Bikini): İki parçalı mayo.

Blazer (Bleyzır): Tek renkli klasik ceket.

Blouse (Bluz): Kadm gömleği.

Bootie (Buuti): Bilekte biten bot anlamına gelir.

Bomber ceket: “Bomber” bombaa anlamma gelmektedir. Bomber ceket, şişkin olan ve kol ağızlarıyla alt/bel kısmında lastikli manşetleri olan montlara denir.

Bralet: Sütyen ve büstiyerin karışımı olan bir iç giyim türü.

Brocard (Brokar): Sırma ve gümüş işlemeli ipekli kumaş anlamma gelir.

-C-

Camisole (Kamisol): Kadın iş gömleği.

Capri (Kapri): Boyu diz alünda olan pantolon.

Cardigan (Kardigın): Yakasız önden iliklenen ceket ya da hırka.

Catvvalk (Ketvolk): Kedi yürüyüşünü andıran, podyum üzerindeki manken yürüyüşü.

Chic (Şik): Modaya uygun şıklık, zarafet.

Clutch (Kılaç): Askısız ve elde taşınan çantalar.

Cool chic (Kuul şik): Şık, feminen ve çok çaba harcamadan oluşturulmuş şık görüntü.

Culottes (Kulet): Fransızca’dan gelen Culottes’in sözlük anlamı pantolon etek.

Coupe (Küpe): Kalıpta oluşturulan, parçalı olarak kesim.

Couture (Kütür): Dikiş, terzilik.

Couturier (Kutürye): Bayan terzisi, erkek terzisi.

Createur (Kreatör): Tasarıma, yaraücı.

Creation (Kreasyon): Tasarım, bulunan, yaratılan şey.

Creper (Krep): Kumaşı bürümcük hale getirmek.

Crede de Chine (Krepdöşin): Çin krebi, çok sıkı bükümlü iplikten yapılmış ipekli kumaş.

-D-

Dandy-look (Dandi luk): Erkek kıyafetleriyle feminen görünmek. Klasik erkek kıyafetleri olan, ceket, küçük yelek, gömlek, şapka gibi ürünlerin üzerine feminen parçalar ekleyerek oluşturulan giyim tarzı.

Degage (Degaje): Kıyafetin yaka ya da göğüs kısırımda kumaşın gevşek bırakılmasıyla elde edilen kesime verilen isim.

Demode: Modası geçen.

Designer (Dizaynır): Tasanmcı.

Deux-pieces (Döpiyes): Etek ve ceketten oluşan bayan giysisi.

Drape (Drape): Kumaşm kat kat büzülerek kullanılması demek. Özellikle etek ve elbiselerde uygulanır. Kumaşa verev, düz, pileli gibi şekillerde katlanarak dikilip model verilmektedir.

-E-

Elegant (Elegan): Şık, zarif, sade.

Empire-Stil: Bel oyuntusu yerine göğsün altında sonlanan robası ve vurgulanan dekoltesiyle Fransız İhtilali sonrası dönemin elbise modeli. Empire tarzındaki elbiseler, romantik ve femien bir görünüm sergilemektedirler.

Ensemble (Ansanbl): Parçalan birbirine uyan giysi, takım, döpiyes.

En Vogue (Anvog): Tutulan, beğenilen.

Evaze Etek: Etek ucuna doğru genişleyen modellere “evaze” denir. Belden eteğe genişleyen eteklere de evaze etek denir. İngilizce “skater skirt” olarak geçmektedir ve anlamı patenci eteğidir.

-F-G-

Fad (Fed): Toplumda merak, hevesle bir dönem üstüne düşülen geçici eğilim.

Fashionable (Feşınıbıl): Modaya uygun.

Fashion Victim (Feşm Viktim): Moda kurbanı; son trendleri tarzma uygun olmadan olduğu gibi alan, marka düşkünü kişilik.

Fashion Desing (Feşın Dizayn): Moda tasanmı.

Flanel: Keten ve yünden dokunan kumaş.

Fiat (Fiat): Ayakkabılarda düz, yassı topuk anlamında gelir.

Femme (Fam): Kadın.

Femme Fatale (Fam Fatal): Baştan çıkana, büyüleyici kadın.

Full skirt (Ful sikört): Bele oturan, aşağıya doğru genişleyen diz boyundaki kloş etek anlamına gelir. Çoğunlukla pilili tercih edildiğinde çan etek formuna dönüşüyor. 501i yıllarda bu feminen etek, özellikle tarlatanın üzerine giyiliyordu.

Gamboç: Takım elbise taşıma kılıfı.

Gusto: Beğeni, zevk.

-H-

Hature Coûte (Ot kütür): Bir güzel sanat olarak giysi tasarımı.

High heel (Hay hiil): Yüksek topuklu ayakkabı anlamında kullanılmaktadır.

Homme (Om): Erkek.

-I-İ-

Impirime (Empirme): Baskılı kumaş.

In Style (In Stayl): Moda olan, modaya uygun.

It (İt): Hem moda hem de cool anlamında kullanılıyor; it bag (çanta), it jean gibi… Aynca ‘it7 terimi artık tarzlarıyla öne çıkan popüler ve stil sahibi insanlar için de kullanılmaya başlandı; “it girl (kız)” gibi… It-Jeans’i, Gwyneth Paltrow, Sienna Miller ve Kate Moss gibi yıldızların tercihi.

-J-

Jabot: Bluz ve elbiselerin dantel ya da volanla süslendiği şık kumaş. İlk kez 17. yüzyılda Fransız erkek giyiminden esinlenilen bu tarz, günümüzde en çok Louis Vuitton markası tarafından kullanılıyor.

Jacouard (Jakar): Jakar dokuma tezgahı; Joseph Maria Jacquard tarafından icat edilmiş, bu tezgahta dokunmuş büyük desenleri olan kumaş.

-K-L-

Kalem etek: Sımsıkı, bele kalçaya oturan ve diz boyuna doğru iyice daralarak küçük adımlar attıran etek.

Kardigan: Yakasız, önden iliklenen hırka ya da ceket.

Kayık yaka: Tişört, bluz ve kazaklarda sıkça kullanılan düz kesimli, geniş yaka tipi. Omuzlar üzerindeki zarif ve sade kesimli bu model, boynu vurgular.

Kitsch (Kiç): Değersiz nesne, niteliksiz ya da aşın süslü olarak algılanan biçimler ve sanat yapıtları için kullanılan aşağılayıcı terim.

Lady Chic (Leydi şik): Hanım hanımcık ama aynı zamanda seksi kıyafetlerdir. Kaşmir tvvinsetler, leopar desenli kalem etekler ve bluzlar, onlara uygun ayakkabı ve çanta.

Lame: Altın veya gümüş varakla süslenmiş, madeni lifler kullanılarak dokunmuş kumaş.

Lingeria (Lenjöri): Bayan iç çamaşırı veya gecelik.

Look (Luk): Görünüş, ifade, tarz.

-M-N-

Mannequine (Manken): Manken.

Masculin (Maskülen): Erkeksi anlamına gelir.

Mocassin (Mokosen): Bağcıksız ayakkabı. Genellikle süet erkek ayakkabılan için kullanılan bir terimdir.

Mode (Mod): Moda, bayan giysisi.

Modelist (Modelist): Kalıpçı, model çıkaran kimse.

Modish (Modiş): Modaya uygun, son moda.

Mousseline (Muslin): Sık dokunmuş, parlak, ince, yumuşak bir tür kumaş.

Must Have (Mast hev): “Olmazsa olmaz” anlamına gelir.

Neon: Parlak, fosforlu renkler.

-O-

Op-Art-desen: Op-Art, ‘Optical Art’m kısaltılmış hali. 20. yüzyılın ikinci yansından itibaren farklı bir yön çizen bir sanat dalının adı. Keskin geometrik desen, üç boyutlu olabilme ya da hareket ettiğinde gözü yanıltma etkisiyle öne çıkıyor.

Orient (Oryent): Uzakdoğu çizgilerinin hâkim olduğu moda akımı.

-P-

Paillette (Payet): İşlemelerde kullanılan dekoratif pul.

Parka: Soğuk havalarda giyinmek için yapılmış, kapüşonlu, su geçirmez ceket.

Patchwork (Peçvörk): Farklı kumaşlardan dikilmiş parça.

Pencil Skirt: Dar siluetli, dize doğru giderek daralan diz boyunda etek.

Peplum (Peplum): Ceket, elbise ve eteklerin bel kısmına monte edilmiş ek bir etek parçası.

Pencil Skirt (Pensıl sikört): Türkçe tam karşılığı; kalem etek demek. Dar siluetli, dize doğru giderek daralan diz boyunda etek.

Plisse (Pilise): Kırmalı, kıvrımlı.

Podium (Podyum): Platform, düzlük.

Pret-a Porter (Pretaporte): Hazır giyim.

-R-

Redingofc Bel kısmı dikişsiz, vücuda oturan, eteklere doğru genişleyerek çan etek formuna bürünen manto.

Retro (Retro): Modada geçmişe dönüş eğilimi için kullanılır.

-S-Ş-

Sabot (Sabo): Tek bir tahta parçasından oyularak yapılmış ayakkabı; alti kalın tahtadan, üstü deriden yapılmışür.

Seamless: İngilizce kökenli kelime “Dikişsiz” anlamına geliyor.

Slip elbise: Genelde elbisenin eteğinde ya da yakasında dantelin olduğu, gecelik ile elbise arasında kalan elbise türü. Slip elbiseler genelde saten ve ipek kumaştan üretilir ve spagetti denilen ince ip gibi askılan olur.

Shoppine (Şaping): Alışveriş yapmak.

Stiletto (Stiletto): Yüksek ve ince topuklu kadm ayakkabısı.

Style (Stayl): Tarz, üslup, stil, moda, tavır.

Stilist: Tarzı belirleyen.

Soile (Sua): İpek.

Soigne laüianye): Şık, özenle yapılmış, bakımlı.

-T-

Talon: Topuk, ökçe.

Tendance (Tandans): Akım, eğilim.

Ton sür ton: Bir rengin üzerine tekrar aynı rengin kullanılması.

Total look (total hık): Vitrinde görülen bir kombinasyonun olduğu gibi alınması ve giyilmesi.

Truvakar: Kol boyu dirsekle bilek arasında kalan kesim tipi.

Trend: Son modayı izleyen.

Trençkot: Beli kalın deri kemerle ya da kendi kuşağıyla sıkıca bağlanan ve her mevsim giyilebilen pardösü.

Trend-Setter (Trendsebr): Modayı ve eğilimleri belirleyen kişi.

Trendy (Trendi): Son modayı izleyen.

Tunique (Tunik): Uzun bayan gömleği.

Tweed (Tüvit): Yüzeyi kabarık olarak dokunmuş yünlü kumaş.

Twin-set: Genelde aynı ve renk desenden oluşan hırka veya kazak takımı.

-U-

Used-Look (Yuuz luk): “Kullanılmış gibi görünen” demek. Yeni olmasına rağmen, uzun zaman giyilmiş ve yıpranmış gibi görünen kıyafetleri tanımlayan bir terim.

– V-W-Y-

Vintage (Vintıc): Geçir . aş döneme ait tek ve özel parça ya da koleksiyonlara verik ,en isim.

Velours (VöLıur): Kadife.

Voile (Vual): Yüze örtülen tül; ince ipek kumaş.

Volant: Farklı genişlikte yuvarlak kesilmiş kollara, etek uçlarına ya da koltuk altlarına eklenen kumaş parçalan. Bu kesim sayesinde volan çan formu kazanıyor. Daha çok feminen ve romantik stillerde tercih ediliyor.

Wedge (Vec): Türkçe kelime anlamı takoz/çivi olan Wedge terimi, 70lerin -modasında karşımıza çıkan dolgu topuklu ayakkabılar için kullanılıyor.

Yarasa Kol: Kazak, gömlek, tişört ya da bluzlarda kol altla rımn bele kadar genişletilerek üçgen şeklini aldığı kol şekli. Manşet kısmı genellikle dardır.




Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir