Aşırı terleme mi, o da ne?

Aşırı terleme mi, o da ne?

Aşırı terleme dereken neyi kast ediyoruz? Eğer aşağıdaki durumları yaşıyorsanız siz de hiperhidrozis hastası olabilirsiniz.

El sıkışmak konusunda sıkıntı yaşıyor hatta bu nedenle yeni biriyle tanışmaktan çekiniyorsanız, kıyafetlerinizin kenarı elinizi sildiğiniz için sürekli kirleniyor ve renk değiştiriyorsa, zorlanıyor ve yanınızda sürekli elinizi silecek bir şeyler taşıyorsanız,

kapı tokmaklarını çevirirken zorlanıyorsanız, yanınızda yedek kıyafetler taşıyorsanız, elleriniz yalnızca yazın ve stresli zamanlarda değil her daim nemli ve zaman zaman aşırı ıslak ise, elinizden kayıp düşürdüğünüz eşya sayısı artmışsa, Açık ayakkabı giydiğinizde yürümekte zorlanıyor ve koku, mantar gibi durumlardan şikayet ediyorsanız, sosyal hayatınız ve psikolojiniz bu durumdan etkilenmeye başladıysa, tedavi olmanız gerekir.

Isıyla tevdavi

Mikrodalga tedavisi de FDA’dan onay almış bir yöntem ancak sadece koltuk altı uygulaması için… Ancak bu yöntem pratik olmakla birlikte bazı yan etkilere sahip. Mikrodalga fırınlarda kullanılan magnetik dalgalar ile deriyi yakmadan deri altındaki ter bezleri ısı etkisi ile tahrip edilmesi esasına dayanan bu yöntem oldukça yeni sayılır.

Her bir koltuk altı için uygulamasının süresi 35-40 dakika arasında değişiyor. Ancak ödem, vakum alanında eritem, birkaç gün devam eden koltuk altında gerginlik ve ağrı yan etkileri arasında. 4-6 haftaya kadar sürebilen koltuk altında duyu his değişimleri, daha nadir olarak yanıklar ortaya çıkabiliyor.

Aşırı terleme hayati tehlike yaratan bir hastalık değil belki ama ciddi sosyal sıkıntılara sebep oluyor. Bu nedenle aşırı el, ayak ve koltuk altı terlemesi sorunu yaşayanlar özellikle yaz aylarında bu sorunlarına derman arıyor.

YAZ günleri gelmek bilmedi belki ama gelişi de tabiri caizse muhteşem oldu. Yazı iple çekenler kadar güneş ve sıcaktan çekinenler de var. Bu çekinceyi taşıyanlar sadece yaşlılar ve güneş hassasiyeti olanlar değil. Zira pek çok kişi el, ayak ve koltuk altında yaşanan aşırı terlemeden muzdarip ve yaz günleri terleme problemi olanlar için oldukça zorlu bir dönem.

Öncelikle aşırı terlemenin sıradan bir şey olmadığını belirterek başlayalım. Bazı hallerde aşırı terleme böbrek, guatr gibi hastalıkların habercisi olabilir. Ancak bu hastalıkların olmadığı hallerde de aşırı terleme mümkün. Özellikle el, ayak ve koltuk altında yaşanan aşırı terlemenin bilinen bir sebebi olmayabiliyor. Ve bu durum, “hi-perhidrozis” olarak adlandırılıyor.

Toplumda görülme sıklığı yüzde 1-3 arasında olan aşırı terleme hali erken çocukluk döneminde başlayıp giderek ağırlaşan ve ileri yaşlarda da azalan bir özelliğe sahip. İstanbul’da yaklaşık 300 bin kişinin aşırı terlemeden muzdarip olduğu tahmin ediliyor. Bu da İstanbul’da yaklaşık her 50-60 kişiden birinin aşırı terleme sorunu yaşadığım gösteriyor. Rakamlar çok ürkütücü olmayabilir, hatta aşırı terlemeyi bir hastalık olarak görmeyebilirsiniz nitekim aşırı terleme nedeniyle hayati tehlike yaşayan birine rastlanmadı ancak aşırı terleme çoğu kişinin gündelik yaşamını zorlaştıran, hayat kalitesini düşüren bir durum.

ELEKTRİKLE TEDAVİ

İnternette yapacağınız kısa bir gezintiyle el, ayak ve koltuk altı terlemesi yaşayan insanların gündelik hayatta yaşadığı sıkıntılardan kesitler bulabilirsiniz. Mesela elleri aşırı terleyen birinin tokalaşmaktan kaçınması onun nezaket kurallarını yeterince bilmediğini değil bu durumdan rahatsız olduğunu gösterir. Smav kağıdının terden sırılsıklam olması o kişinin aşırı heyecanlı olmasına değil ellerinin aşırı terlediğine delalettir. Yaz günü bir ayakkabı dükkanında sadece raflara bakan kişi ayakları aşırı terlediği için deneme yapmaktan kaçınan biri olabilir. Bu örnekleri çoğaltmak mümkün. Zira az önce de belirttiğimiz gibi, evet aşırı terleme hayati bir risk yaratmıyor ancak ciddi sosyal sorunlar yaşatıyor.

Bu sorunlara son örnek olarak da özellikle el terlemesi olanların el işi gerektiren mesleklerde ya da işlerde başarısız olduklarını ya da bu taraflarını geliştiremediklerini belirterek yapalım.

Peki, aşırı terlemenin çaresi nedir? Bundan 20 yıl öncesine kadar hiperhidrozis hastalığı yaşayanlar için tedavi Yrd.Doc*’ yöntemleri çok kısıtlıydı. En bilinen ve etkili yöntem el ve ayaklara belli bir miktar elektrik akımı verilmesi yöntemi qlan “iyontoforez” idi.

YÜZDE 95 ETKİLİ

Aradan geçen zaman içinde botoks ve cerrahi operasyon gibi başka yöntemler de ortaya çıktı. Her şeyde olduğu gibi bu yöntemlerin de olumlu ve olumsuz tarafları var. Bu nedenle konunun uzmanlarına sorarak tedavi yöntemleri ile ilgili bilgi aldık.

Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Uzmanı Dr. Elif Gürkan, iyontoforez yöntemini el ve ayak terlemesini su içinde düşük doz elektrik akımı ile tedavi eden bir yöntem olarak tanımlıyor. Bu tedavinin yüzde 95 oranında etkili olduğunu ve hiçbir yan etkisi olmadığını kaydeden Gürkan, tedavinin tecrübeli bir klinikte yapılmasını salık veriyor. Çünkü bu tedavi yöntemi birkaç seanstan oluşuyor ve sonrasında hastaların iyontoforez makinesini satın alıp belli larla tedavisine devam etmesi bekleniyor. Bu nedenle tedaviye niyetli olanların birkaç seans sonra kliniğe gitmeme lüksü yok. Gürkan bu tedavinin ortalama seans ücretinin 200 TL olduğunu belirterek “Klinik ortamında 5-10 seans yeterlidir. Devamında ise cihazı bir kez satın aldıklarında, başka bir tedaviye gerek olmadan haftada bir kez uygulayarak terlemelerini kontrol altına alabilirler” diye konuşuyor.

BOTOKS TERLEMEYE KARŞI

Doğru cihaz kullanıldığında bu yöntemin çok başarılı olduğunu söyleyen Gürkan, tek gerekenin hastanın tedaviye devam etmekteki motivasyonu olduğunu belirtiyor. Ayrıca 1200 hastaya yaptıkları bu yöntemin pek çok hastanın hayatını olumlu şekilde etkilediği bilgisini de sözlerine ekliyor.

Estetik yaptıranların yakından bildiği botoks da aşırı terlemede tedavi yöntemlerinden biri. Ancak botoks süreli bir yöntem. Yani birkaç ayda ya da yılda bir tekrarlanması gerekiyor. Botoksun (Botulinum toksin A) koltuk altında aşırı terleme (aksiler hiperhidroz) için yaygın olarak kabul gören bir tedavi haline geldiğini belirten Esteti-cium Medikal Estetik Doktoru Dr. Sinan Akyürek, bu tedavinin FDA (US Food and Drug Administration) tarafından 2004 yılında onaylandığını ifade ediyor. Botoksun ciddi koltuk altı terleme tedavisinde ter bezlerini aktive eden kimyasalın salgılanmasını önleyerek etki ettiğini söyleyen Akyürek işlem sırasında her bir koltuk altına 50 ünite civarında botoks enjekte edildiği bilgisini veriyor. Akyürek “Ne kadar çok ünite enjekte edilirse terlemeyi engelleme etkisi de o kadar uzun sürme eğiliminde olur” şeklinde konuşuyor.

BAZI YAN ETKİLERİ VAR

En çok merak edilen konuların başında bu işlemin ağrı verip vermedi ği geliyor. Akyürek genel olarak hafif bir rahatsızlık hissi dışında fazla bir ağrı yaşanmadığını kaydediyor. Her insanın metabolizma hızı farklı olduğu için botoksun da kullanım süresi kişiden kişiye değişiyor. Ancak işlem sonrası ortalama altı ay kuru bir koltuk altı sizi olacak. Fakat Akyürek egzersiz ve stresin vücuttaki botoks metabolik tepkisini hızlan-dırabileceğini bunun da botoksun etkisini daha hızlı sonra erdirebileceğini belirtiyor. Botoks FDA onaylı bir yöntem olsa da bazı yan etki riski taşıyan bir yöntem. Akyürek, bunları şöyle açıklıyor:

Sosyal ortamlardan uzak kalabilirsiniz!

İstinye Üniversitesi Hastanesi Göğüs Cerrahisi Uzmanı Yrd. Doç. Dr. Gün Murat Eyüboğlu, aşırı terlemenin sosyal ilişkilere zarar verebileceğine dikkat çekiyor. Özellikle ellerin ve koltuk altlarının sık sık ıslanmasının kişinin yaşam kalitesini düşürdüğünü belirten Eyüboğlu şöyle devam ediyor:

“Günlük aktivitelerini kısıtlar. Hatta bu sorunu yaşayan kişiler bilinçli ya da bilinçsiz olarak kariyer tercihini ve arkadaş seçimini değiştirirken, bireysel aktivitelerini kısıtlar. Cep telefonu kullanımından el sıkışmaya kadar çeşitli basamaklarda özel ve sosyal hayatı etkilenir. Örneğin, yanında sürekli peçete ve yedek kıyafetler taşır, sosyal ortamlardan uzak durmaya çalışır.”

“Botoks sadece bölgeye enjekte edilse de, etkileri vücudun diğer bölgelerine yayılabilir. Uygulama yapılan bölgeye göre baş ve boyun ağrısı, idrar tutamama gibi problemler yaratabilir. Daha önceden yutkunma, konuşma veya nefes alma problemleri yaşadıysanız botoks kullanmanız önerilmez. Kas güçsüzlüğüne neden olabilir, bu yüzden kas veya sinir hastası kişilere önerilmez. Nadiren çift görme, göz kuruluğu, bulanık görme, baş dönmesi veya göz kapaklarında şişmeye neden olabilir. Her maddeye karşı olabildiği gibi vücudunuz botoksa karşı da alerjik reaksiyon gösterebilir. Tüm bunların yanı sıra kullandığınız ilaçlar varsa doktorunuza bunları da mutlaka bildirmeniz önerilir.”

AYNI GÜN TABURCU

Cerrahi operasyon da terleme sorununun bir ayağı. Kalıcı tedavi olarak görülüyor. Tam adı “Endoskopik torakosko-pik sempatektomi” kısacası ETS olan bu operasyon genel anestezi ile uygulanıyor. Her iki koltukaltından yaklaşık 1 santimetre kesi ile tek seansta uygulanarak, her bir taraf için yaklaşık 20 dakikalık işlem sonrası operasyon tamamlanıyor. Hasta ya aynı gün ya da bir gecelik yatış ile taburcu ediliyor.

Hastaların birkaç gün içinde normal aktivitelerine geri dönebildiğini kaydeden Istinye Üniversitesi Tıp Fakültesi Göğüs Cerrahisi A.D. ve Liv Hos-IjF pital Ulus’ta hizmet ve-

ren Prof. Dr. Gökhan Yuncu ameliyattan hemen sonra ellerin ılık ve kuru olduğuna dikkat çekiyor. ETS’nin, aşırı el terlemesinde yüzde 100’e yakın başarıya sahip olduğunu ifade eden Yuncu, “Koltukaltı terlemesi yüzde 85-90 oranında geçip, ayak terlemesi yüzde 64 oranında azalıyor” diye anlatıyor. Ancak bu operasyon sonrası yüzde 5’lik de olsa nüksetme görülebiliyor. Operasyonun en olumsuz yönü olarak Yuncu, cerrahi bir komplikasyondan ziyade, bünyeye bağlı bir yan etki olan refleks terleme gelişebilmesini gösteriyor. Yuncu’ya göre, diğer tedavi yöntemleri pratiklik ve yan etkileri açısından tercih edilmemeli. Bu operasyonun maliyeti ise 7 bin TL ile 12 bin TL arasında değişiyor. Ücret hastanelerin niteliklerine ve operatörün uzman veya öğretim üyesi olmasına bağlı olarak değişirken Yuncu, hastanın maddi gücüne bağlı olarak ücretlerde indirim yapılabildiğini de belirtiyor.

REFLKES TERLEME OLABİLİYOR

Ancak internette konuyla ilgili forumlarda yazan ve bu dertten muzdarip olduğunu belirten kişilerden bazıları özellikle operasyon sonrası el, ayak ve koltukaltı terlemesinin durduğunu ancak karın, sırt gibi başka bölgelerde terleme yaşadıklarını belirtiyor. Bu durumu sorduğumuzda Yuncu bunu şöyle yanıtlıyor: “Hastaların yaklaşık yarısında, ellerdeki terleme geçince, meme bölgesinden aşağıda, bel ve karın ile dizlerin arka bölümünde, değişik derecelerde bir terleme artışı oluyor. Refleks terleme adım verdiğimiz bu terleme hastaların çoğunda rahatsız edici değil. Ancak yüzde 3.5-5 oranında hastada rahatsız edici bir refleks terleme ameliyattan elde edilen memnuniyeti azaltabiliyor.”

Meral Candan




Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir