Başarının büyüsü istekte saklıdır

Başarının büyüsü istekte saklıdır

Stresle Mücadelede Başarı

Olimpiyat oyunlarının sloganı

  • Citius (Daha hızlı)
  • Altius (Daha yüksek)
  • Fortius (Daha güçlü)

Gözünüz yükseklerde olmalı…

Bulunduğunuz yerde kalamazsınız…

Kendine fırsat tanıma zaman geçmeden başlamalısın… Yeni projeler geliştirip yeni hedefler belirlemelisiniz…

Eğer bir şeyler başarmak istiyorsanız, çıtanızı yükseltmeniz gerek.

Kendisiyle konuşan mucize organ.

Düşünen, proje üreten, plan yapan, kendisine fikir danışan, hayal kuran, hayallerini gerçekleştirmeye yönelik çalışmaları bizzat yürüten, yaptıklarını sorgulayan ve karar veren görkemli organımız.

streste basari

Beynimiz.

Bilim; “Evrenin en büyük gücü beyin gücüdür.” diyor.

• Hiç beyin gücünüz konusunda kendinizi test ettiniz mi?

• Hiç düşüncelerinizi kontrol altına almayı planladınız mı?

• Hiç kendinizi yönlendirmeyi düşündünüz mü?

• Hiç yaptıklarınızın doğru olup olmadığı konusunda-kendinizi sorguladınız mı?

• Hiç “ben aslında bu değilim” diye düşündünüz mü?

• Hiç “aslında ben çok daha güçlüyüm, başarı en çok bana yakışır” diye düşündünüz mü?

Eğer beyninizi kullanmak istiyorsanız, yukarıdaki soruları kendinize sormuş olmalısınız. Her sorunun yanıtının “hayır” olduğuna belki şaşıracaksınız; ama şaşırmayın çünkü yalnız değilsiniz!

Beynin sorgulama aşaması öğrenme ve çözüm üretmenin başlangıcı olarak kabul edilir. Amaç iyiye, daha iyiye, çok daha iyiye ulaşmaktır ve olası kötü sürprizlere karşı koyma becerisidir. Ancak bu becerinin geliştirilmesi ve kullanılması beceriden çok daha önemlidir.

Stres yaşamak istemiyorsanız yüksek sesle şunları haykırmalısınız:

• Ben ne yapmam gerektiğinin farkındayım.

• Ben sorumluluklarımın farkındayım

• Ben ne yaptığımı biliyorum.

• Ben beynimi kullanmak istiyorum.

• Ben farklı olmak istiyorum.

• Ben başarılı olmak istiyorum.

• Ben kariyer yapmak istiyorum.

• Ben hayallerimi gerçekleştirmek istiyorum.

Bütün bunları isterken, kendimi olası zorlukların üstesinden gelecek kadar gülcü hissediyorum, çünkü ben gerçekleri görecek kadar güçlü ve hayatın yaşanmaya değer olduğunun farkındayım.

Stresle baş etmek konusunda altın kurallar diye geçen yukarıdaki beş madde, eğer içselliğinizin derinliklerinden geliyorsa işiniz kolay olmasa da hedefinizin doğru olduğu söylenebilir. Aslında yaptıklarınızın doğru olup olmadığını kontrol etmek gücünüzün kapasitesiyle orantılıdır. Bu işlevi yapmak bir yerde insanın kendisi ile yarışıdır; yani bireysel güç ve yetenek geliştirme konusunda beynimize kamçılayıcı pozitif itenin kazandırılmasıdır.

Düşünce gücünün kullanım testi

• Gerçekte ne istiyorum?

• Yaptıklarımı doğruluyor muyum?

• Geldiğim noktadan memnun muyum?

• Kendimi yeterli buluyor muyum?

• Yeteneklerimin farkında mıyım?

• Eksik yanlarımın farkında mıyım?

• Yeteneklerimi kullanıyor muyum?

• Yapmam gereken neler var?

• Ne yapabilirim?

• Ne yapmalıyım?

• Kendime güveniyor muyum?

Bu sorular düşünce gücümüzü nasıl kullandığımızın sorgulanmasıdır. Bu soruları sormadıkça kendimiz için belirleyenle çalışacağımız yönün doğru olup olmadığına, varmak istediğimiz hedefi gerçekte isteyip istemediğimize kadar olan tüm düşsel aktivitelerde başarılı olacağımızın çalışması olduğu kadar, gücümüzü nasıl kullandığımızın ve kullanmamız gerektiğinin de çalışmasıdır.

Düşünce gücü çalışmasıyla, yapılması gerekenlerin doğruluğu ve kendimizi tanımak konusunda neleryapılması gerektiğinin tespitidir.

Yaptıklarımızın bir değerlendirmesini yapmak, kendimizi eleştirmek, işimizi kritik etmek farkında olalım olmayalım, zaman zaman yaptığımız içgüdüsel bir davranıştır. Konunun önemi tartışılmazdır; ancak yapılan özeleştiride başarılı olmak çok daha önemlidir. Eleştiriler arasında insanın kendisi konusundaki eleştirisinin yapılanların doğruluğu ve nasıl daha iyiye ulaşma konusundaki en başarılı çalışma olmasının yanında, kişisel gelişime olan katkısıdır.

Kendinize yaptırım uygulayın

İnsanın kendisine yaptırım uygulaması aslında zor bir kavram… Ancak çok gerekli. Eğer kendinize yaptırım uygulamak istiyorsanız bunu yapabilirsiniz; ancak yaptırım isteği başınızdaki saç tellerinden ayak parmaklarınıza kadar olan bütün organlarınız tarafından hissedilmesi gerekir Bir inanç abidesi ve güçler topluluğunu içermesidir. İnsanın kendisine yaptırım uygulaması yoksa başaramazsınız.

Başarmak için insanın kendisine dominant davranması (Hakim, egemen, yaptırımcı, özgüven) gerekir; çünkü karşısına çıkan zorluklarla savaşmak ve başarmak zorunluluğunda olduğunun farkında olunması gerekmektedir. Kendimize yaptırım uygulamadığımız sürece, beyin kullanım kapasitemizi olumlu kullandığımızı veya yaratıcı özelliklerimizi devreye soktuğumuzu söyleyemezsiniz.

İnsanlar genelde başkalarına yaptırım uygulamaktan keyif alırlar, hiçbir geçerli nedeni olmayan bu sadistçe duygu hemen hemen her insanda vardır. Güçlü olduğunu kabul ettirmenin despot bir yöntemi olan bu davranış, aksine ters etki gösterir. Bir de insana yetki verildiğinde egolarını işlerine yansıtarak baskı uygulayanlar vardır, bunun bir diğer adı “psikolojik baskı”dır.

İnsanın başkalarına uyguladığı baskıyı kendisine de uyguladığı takdirde, bir tür “otokontrol” olarak adlandırılan bu davranış kişisel denetime kadar ciddi uygulamalar başlatmış olur, bu da başarı yolunda hata yapmamak ya da daha az hata yapmak demektir. Gerek kişisel, gerekse çalışma hayatının altın kurallarının sonuncusu olan denetimin diğer bir adı da “kalite kontrolü”dür.

Bir şey yapacaksın ve dönüp yaptığına bakacaksın ve “Nasıl oldu?” diyeceksin. Olmadıysa yaptığından ders alacaksın. Hedefin bir sonrakinde kaliteyi yakalamaktır. İşte bu kadar.




Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir