Suların en üstünü ve en şifalısı

Suların en üstünü ve en şifalısı

Suların en üstünü ve en şifalısı

Suların en üstünü, en şereflisi, en kalitelisi, en ilgi çekicisi Zemzem suyudur. Yalnızca Kâbe’deki kuyulardan elde edilen Zemzem, Müslümanların vazgeçilmezidir. Takdir-i İlahî odur ki; Zemzemden, özel istisnaları hariç, genellikle Müslüman-lar yararlanırlar. Hac ve umre ziyaretçilerinin, ülkelerine bidon bidon götürmeleri nedeniyle, midesine Zemzem suyu girmemiş Mu min neredeyse yoktur. Zemzem, susuzun suyu, acıkanın yemeğidir. Hz. Ebubekir (r.a.), “Zemzem suyu mübarektir. O hakikaten besleyici bir gıdadır!” buyurur. Zemzem’in çıkış hikâyesini hemen her Müslüman bilir. Zemzem’le ilgili Hz. Hâcer ile Hz. Cebrail arasındaki diyalog her Müslüman için son derece önemlidir. Diyaloğun şöyle geçtiği rivayet edilir:

zem zem suyu

“Hz. Hâcer, Merve tepesine yaklaşınca bir ses işitti. Kendi kendine: ‘Sus’ dedi ve sese kulağını verdi. Yine bir ses işitti. Bunun üzerine: ‘Ey ses sahibi! Sen sesini işittirdin!’dedi. Derken; Zemzemin yanında Cebrail (a.s.) belirdi. Cebrail (a.s.) Hz. Hâcer’e seslendi: ‘Sen kimsin?’ Hz. Hâcer: ‘Ben Hâcer’im, İbrahim’in oğlunun annesi…’

Cebrail: ‘İbrahim, sizi kime emanet etti?’

‘Hz. Hâcer: ‘Allah Teâlâ’ya.’

Cebrail: ‘Her ihtiyacınızı görecek Zâta tevkil etmiş…’

İbn-i Abbas (r.a.) anlatıyor: “Rasülullah’a (s.a.v.) Zemzem suyu verdim, ayakta içti” Muhammed İbn-i Abdurrahman İbn-i Ebubekir (r.a.) anlatıyor: “Ben İbn-i Abbas’ın (r.a.) yanında oturuyordum. Ona bir adam gelmişti. ‘Nereden geliyorsun?’ diye sordu. Adam: ‘Zemzemden!’ dedi. İbn-i Abbas: ‘Ondan gerektiği şekilde içtin mi?’ diye sordu. Adam: ‘Nasıl?’ deyince açıkladı: ‘Zemzem içerken kıbleye döneceksin. Besmele çekeceksin. Üç kere nefes alıp, kana kana içeceksin. İçip bitirince, Aziz ve Çelil olan Allah’a hamd edeceksin. Zira aleyhissalâtu vesselâm şöyle buyurdular: ‘Münafıklarla bizim aramızdaki fark, onların Zemzemi kana kana içmemeleridir””m Hz. Cabir (r.a.) anlatıyor: “Rasülullah (s.a.v.) buyurdular ki: ‘Zemzem suyu ne maksatla içilirse, o maksatla faydalıdır.’ Özellikle Ramazan umresine gidenler, müşahede etmiş olmalıdırlar ki; Mescid-i Haram ve Mescid-i Nebide iftar saatinde, her yerde Zemzem olmasına rağmen, Müslümanların önemli bir kısmının Zemzem’le iftar etmek yerine, kola veya diğer gazlı içeceklerle iftar ettiklerini görürüz. Hatta Türkiyeli bazı hacı adayları veya umrecilerin ‘çok Zemzem içme, böbrek hastası olursun’ gibi telkinleri ile karşılaşılmaktadır. Bizatihi bunu yaşamış biri olarak, cehâletin ve fısıltı kültürünün ne denli olumsuz sonuçlar doğurduğunu gördüm ve işittim.

Hadis-i şerifte buyrulduğu üzere, Zemzem bir benzeri daha olmayan şifalı bir sudur. Umre seyahatimde mümkün olduğu müddetçe, sadece Zemzem içtim. İçerken de ‘Rabbim bedenimdeki rahatsızlıklarıma şifa ver ve özellikle de böbrek rahatsızlığımı gider’ duasında bulunmuştum. Hamdolsun, dönüşümde yıllardır müptelâsı olduğum böbrek sorunumun iyileştiğini gördüm. Demek ki; Allah (c.c.) niyetlerimize bağlı olarak Zemzem’i şifaya vesile kılmaktadır. Ayrıca Zemzem suyu oruç tutmayı kolaylaştırmak ve içenlerin terlerinin kokmasını engellemek gibi farklılığa ve üstünlüğe de sahip.

‘Su gibi aziz ol’ sözünün çıkış noktası nedir bilinmiyor. Ancak, bu veciz ifadeyi en çok hak eden suyun Zemzem olduğundan şüphe yok. Zemzem, Kâbe’nin 14,5 metre yanında, Haceru 1-Esved ile Makam-ı İbrahim arasında kalan Zemzem kuyusundan çıkarılarak, borularla Kuday bölgesine, oradan da dolum tesislerine pompalanıyor. Suud yönetimi, Zemzem’in sadece hacılara ikram edilmesine izin veriyor. Bu amaçla kurulan ‘Zamazemah United Office’ her gün, Kâbe ve Mescid-i Nebi içinde tüketilen miktar hariç, 594 ton Zemzem’i damacanalara doldurup, umre ya da hac için gelenlerin konakladığı ev ya da otellere ücretsiz dağıtıyor. Zamazemah şirketinde, 1.100den fazla kişi istihdam ediliyor. Zemzem’in para ile satılması yasak. Ancak, otellerde 20 Riyala, yani 8 TL’ye satılıyor. Ama bu Zemzem ücreti değil, bidon ve suyu taşıyan kişilerin taşıma ücreti.

Zamazemah United Offıce’in İdare Meclisi Başkanı Süleyman İbn-i Salih Ebu Galye, Zemzem Kuyusu hakkında şu bilgileri de veriyor: “1981’de kuyunun incelenmesi için bir ekip görevlendirildi ve çalışmaları kamera ile kaydedildi. Görüntülerde Zemzem, kuyu duvarının sağ ve solundaki iki delikten fışkırıyor. Ne kadar su çeksek, eksilme olmuyor. Kuyu, yosun tutmuyor. Ziyarete açıkken, hacılar içine madeni para vs. atardı. Her yıl Şaban ayının 15. gününde kuyu taşar, bu yabancı cisimleri dışarı atardı. Onun dışında hiç taşmazdı. Şimdi bu olay da tekerrür etmiyor. Kendi kendini temizliyor kuyu. Biz hiçbir müdahalede bulunmuyoruz.” Peygamber Efendimiz (s.a.v.), “ Yeryüzünün en hayırlı suyu Zemzemdir. Onda her türlü hastalığa şifa vardır” buyurur. Çok tüketiliyor olsa da, Zemzem’in bitmesi imkân dâhilinde değil. Çünkü Cennet ırmaklarından bir ırmak olan Zemzem, yeryüzünde en son kuruyacak olan sudur.

Zemzem’in bazı özellikleri:

• 1,5 metre derinliğindeki bir kuyudan çıkıyor.

• Kaynağı, gelişen teknolojiye rağmen hâlâ bulunamadı. Yakınlarında hiçbir kuyu yok ve denize 80 km. uzaklıkta. Kaynağın belli olmamasına karşın, yüzyıllardır ne azalıyor, ne de kuruyor.

• Amerika’da yapılan test sonuçlarına göre; dünyada içinde mikroorganizma ve bakteri bulundurmayan tek su Zemzem. Mikrobik hastalıklara karşı etkili olan florürleri barındırıyor.

• Batıda yapılan laboratuvar çalışmalarına göre Zemzem, diğer sulara nazaran çok daha az kükürt içeriyor.

• Hem çok daha besleyici hem de çok daha fazla mineral barındırıyor.

• Açsanız açlığınızı, susuzsanız susuzluğunuzu gideren tek su.

• Yüksek kalsiyum ve magnezyum tuzu içermesi nedeniyle, yorgun insanların yorgunluğunun giderilmesini sağlıyor.

• Alman kimyacıların yaptığı çalışma neticesinde; normal bir su ile karıştırıldığında katıldığı suya baskın gelip, bütününü mayalayarak diğer suyu da Zemzeme çeviriyor.




Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir