Türk doktorlar zanaatkâr gibi saç ekiyor

Türk doktorlar zanaatkâr gibi saç ekiyor

SAÇ ekimi, sağlık turizmi kapsamında Türkiye’nin en iddialı olduğu alanlardan biri. 2015 verilerine göre, 188 bin turist sadece saç ekimi ve kanser tedavisi için Türkiye’ye geldi. Türkiye saç ekimi turizminde dünyada ikinci sırada. Bu konuda ismini dünyaya kabul ettirmiş Türk doktorları var. Bunlardan Dr. Koray Erdoğan, saç ekimine robotik bir yöntem getirerek fark yaratmaya çalışan bir isim.

Erdoğan, TÜBİTAK ve Kocaeli Üniversitesi ile birlikte tamamlanmak üzere olan bir robot geliştiriyor. Robot fotoğraf çekilmesine gerek kalmadan kafayı tarayarak kaç adet saçın dikilmesi gerektiğini tam olarak söyleyebilecek. Bu sayede operasyon süresi kısalacak ve hastanın güvenini artıracak.

Erdoğan, “Bu robot, hem kökleri çıkaracağımız bölgede hem de ekim yapacağımız bölgede saçların kalınlıklarını – ve sayısını optik sistemle ölçecek. Şu anda ortalama bir saatte yaptığımız işlemi, saniyeler içinde, optik olarak kendisi tamamlayacak.

Robot hastanın başından kaç kökün alındığını, kaç kök ekildiğini söyleyecek” diyor. Erdoğan’ın kliniğinin ziyaretçilerini ülke genelinde olduğu gibi Ortadoğu ülkeleri oluşturmuyor. “İstatistiklerimize göre ilk beş ülke sırasıyla İngiltere, İtalya, Fransa, İspanya ve ABD. Hastalarımızın yüzde 95’i Avrupa ülkelerinden geliyor. Kanada ve Avustralya’dan da çok hastamız var” diyen Erdoğan, erkekler için saç kaybetmeye başlamanın en büyük estetik kaygı olduğunu belirterek, “Saç ekiminin çeyrek yüzyıldır giderek yaygınlaşmasının altında bu kaygı yatıyor” diye konuşuyor.

Türkiye’nin saç ekiminde iyi olmasını hekimlerin el becerisine ve sağlık turizmindeki kalite/fiyat dengesine bağlayan Erdoğan, “Turistlerin sayısında düşüş yaşandığı dönemlerde bile saç ekiminin bundan etkilenmediği görülüyor. Bunun iki nedeni var. Birincisi fiyat avantajı. İkincisi, halıcılık, kuyumculuk gibi el becerisi isteyen zanaatlarda çok iyi olmamız. Saç ekimi özellikle benim de tercih ettiğim manuel FUE yöntemiyle yapıyorsanız, el becerisi gerektiren bir alan. Yeni saç çizgisi oluşturmak, yeni saçların ekileceği kanalları açmak ve saçları yerleştirmek yüksek el becerisi istiyor” yorumunu yapıyor.

Saç ekimi işlemlerine başvuran erkeklerin sayısı tüm dünyada artarken, başta kök hücre ve osteoporoz hormonunu tedavi eden ilaç deneylerine de büyük yatırım yapılıyor. Bu gelişmelerin saç ekimi turizminin sonunu getirmesinin yakın dönemde mümkün görünmediğini söyleyen Erdoğan, “Beş yıl önce bu soruya ‘Evet ‘yanıtını verirdim. Çünkü o sırada Japonya, ABD ve İngiltere’de üç farklı laboratuvarda bu konu üzerinde çok ilerleme kaydedilmişti. Ama farelerde başarılı olan deneyler, insanlar üzerinde başarılı olmadı. Farelerde hiçbir uyarıcı maddeye ihtiyaç yokken, insanlarda hücre uyarıcılara ihtiyaç duyuldu, yan etkiler ortaya çıktı. Bu nedenle çalışmalara ara verildi. Çok yakın bir gelecekte bu tarz bir yenilik beklemiyorum. Nihai bir çözümden bahsediyorsanız, bence insan yaşlanmasına çare bulunmadıkça saç dökülmesine de çare bulunamayacak’’ diyor.

İşadamı ve sanatçıların tercih ettiği yöntem

Dr. Koray Erdoğan 2004’te, “saç köklerinin tek tek başın arkasından alınarak, öndeki saçsız bölgelere nakledilmesi” anlamına gelen FUE yöntemini esas alarak, “Ardışık Teknik” ismini verdiği kendi FUE sistemini geliştirmiş. Ardından saç ekimi sırasında gereğinden fazla kökün çıkarılmasını önlemek için optimum saç folikül sayısını hesaplama yöntemi geliştirmiş.

Bu hesaplama tekniğinin herkes tarafından uygulanabilmesi için akıllı telefonlar ve tabletlere indirilebilen “nakil hesaplayıcısı” (graft calculator) isimli bir uygulamayı piyasaya sürmüş. “Uzun saç FUE” ise, saçları tıraş etmeden uzun halleriyle çıkarıp o şekilde ekmeyi mümkün kılan bir yöntem. Bu yöntemle saç ekiminin sonucu ameliyatın sonunda hemen görülebiliyor. Erdoğan, “Ameliyatın ardından sanki hiç saç ektirmemiş gibi göründüğü için bu yöntemi özellikle ajandası yoğun iş adamları ve sık sık sahne performansı sunan sanatçılar, tiyatrocular ve şarkıcılar tercih ediyor” diyor.




Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir