Yazın Saçını Nasıl Korumalısın?

Yazın Saçını Nasıl Korumalısın?

Güneşin ortalığı kavurduğu birgünde serinlemek için havuza atlamak sana keyifli gelebilir. Fakat aynı memnuniyetin saçın için geçerli olmadığını hatırlatmak zorundayız. Rehberimizden faydalanarak saçına ihtiyacı olan ilgiyi, doğru ürün ve taktiklerle verebilirsin.

Plaja koşmadan önce vücudumuzun her yerini güneş koruyucu kreme bulamamız gerektiğini biliyoruz. Peki, saçının güneş korumasına ihtiyacı var mı dersin? Elbette! Sydneyli Trikolog David Salinger, “Eğer şapka takmıyorsan, saçın güneşin altında UV korumasına ihtiyaç duyacaktır” diyor ve ekliyor; “UV ışınlarının iki kötü etkisi var. İlki, saçtaki bağları kırması ki bu saçı yıpratır ve kırık oluşumuna neden olur. İkincisi ise, saçtaki pigmentleri oksitleyip saçın rengini açması.”

Peki, tüm bunlar olduktan sonra saçın tam olarak nasıl görünür? Aslına bakarsan, tam da geçen yaz nefret ettiğin saçın gibi. Salinger’a göre, güneşten hasar görmüş saç; boyası akmış, kuru ve kolayca kırılan bir yapıda oluyor.

sac bakimi

Hasar kontrolüne şimdi başlaman gerek ve bunun için epeyce yardımcın mevcut.

Zira günümüzde saç bakım ürünlerinin birçoğu UV teknolojisi ile donatılmış durumda. Salinger, bu ürünlerdeki UV filtre içeriklerinin, UV ışınlarını emerek saç tutamlarının içine işlemelerini önlemeye çalıştığını söylüyor. Ürün etiketinde araman gereken en yaygın UV filtreleri; butyl methoxydibenzoylmethane, methoxycinnamate, benzofenonlar ve octyl salicylate. Evet, telaffuzları zor fakat saçın için olmazsa olmazlar.

Ünlülerle çalışan Saç Stilisti Barney Martin, her gün cildine güneş kremi sürdüğün gibi saçma da saç koruyucu uygulamanı öneriyor: “Hava ısındıkça, saçımız güneşin zararlı ışınlarına karşı daha kırılgan hâle gelir ve ona iyi bakmazsak günün sonunda bizi kuru, kırık ve kopan saç uçları bekler.” Martin ayrıca yalnızca UV ışınlarına değil, nem ve tuzlu suya da dikkat etmen gerektiğini ekliyor. Bunlar saçının nem dengesine ve boyasına zarar veriyor. Klor ise gerçek bir düşman.

“Su Çok Güzel, Gelsene!”

Yazın yapabileceğin en faydalı egzersizlerden olan yüzmenin kaslarına, dayanıklılığına, toksin atımına olan katkısı maksimumda. Fakat ister deniz, ister havuz olsun, bu serin sular saçını yıpratmaya ant içmiş durumda. Peki bunu nasıl yapıyorlar?

Saç tellerimizin yüzeyi, keratin liflerini dış etkilere karşı koruyan pulcuklarla kaplı. Kalkan görevi gören bu pulcuklar o kadar hassas ki, olumsuz koşullara maruz kaldığında çok çabuk bozulup saçın iç yapısını koruyamaz hâle gelebiliyor. Havuz suyundaki klor, saçın soluk alıp vermesini engelliyor. Ayrıca havuzda bulunan dezenfektanların içinde, saç rengini solduran bazı ajanlar bulunuyor. Saçtaki nem adeta bir sünger gibi emiliyor; en sağlıklı saç bile havuza girdikten sonra doğal parlaklığını yitiriyor. Saçm doğal tonunu etkileyen kimyasal reaksiyonlar yaratıldığı için kuru ve mat bir görüntü oluşuyor.

Havuza girmeden önce duş alman hem hijyen hem de saç sağlığın açısından en önemli etap. Kuru saç, ıslak saça göre daha fazla kimyasal emdiği için havuza girmeden önce saçını iyice ıslatmalısm. Diğer taraftan, hasarı minimalize etmek için etkili yöntemlerden biri bone takmak. Bu sayede hem saçının havuzdaki kimyasallarla temasını önlemiş olur, hem de daha rahat yüzersin. Ayrıca havuz hijyenine de katkı sağlarsın: Yüzerken ister istemez saç tellerimiz havuza düşer ve bu saçlar havuz dibinde toplanır. Üstelik insan midesinin saç tellerini öğütmesi (evet iğrençleşiyoruz) oldukça zordur. Eğer hasarı ciddi anlamda en aza indirmek istiyorsan, saçını ıslatıp saç kremi ya da spreyi sürdükten sonra boneyi kafana geçir ve keyfine bak. Adidas Silikon Grafik Bone (&24; shop.adidas. com.tr) gibi silikon yapısı sayesinde saçını sıkıca kavrayan bir bone tercih edebilirsin.

Eğer havuzda çok uzun süre kalacaksan ve bone takmadıysan, yüzmeye mola verdiğinde tekrar duşa girerek saçını klordan aralıklı olarak armdırabilirsin.

Arındırma ve Bakım

New Yorklu Dermatolog Jody A. Levine, “Saçını ne sıklıkla yıkadığın, kullandığın su, yüzmek ve UV ışınlarına maruz kalmak gibi faktörlerin hepsi saç sağlığını etkiliyor” diyor. Saçını klordan arındırmak için derinlemesine temizleyen bir şampuan kullan. Fakat eğer her gün yüzüyorsan, bu etap saçını daha fazla yıpratabilir. Zira saçm doğal yağını koruması için haftada maksimum iki-üç kere yıkanması gerekiyor.

Çözüm; her gün yüzüyorsan saçını su ile iyice durulaman ve krem kullanman. Şampuanı ise gün aşırı uygula. H20 Sea Marine Collagen Conditioner Apres-Shampooing (£10,50) gibi kolaj en içeriği yüksek bir formüle sahip olan ve nemi saçta tutan bir ürün kullanabilirsin. Yıkama aşamasından sonra ise, havuz suyunun yarattığı kuruluğu telafi etmek için, saçını güneş ve klordan koruyan bir bakım yağı ile güne devam edebilirsin.

Tatilin boyunca haftada iki kez bakım maskesi uygularsan, saçının sana minnettar kalacağını garanti edebiliriz. Martin, “Güneşten yıpranmış saçı tatil dönüşü canlandırmak içinse, haftada en az bir kez uygulayacağın, nem dengesini koruyacak bir maske tercih et” diyor ve maskeyi saçını şampuanladıktan sonra kullanmanı öneriyor. Maske kullandığın günlerde saç kremi uygulamana gerek yok; onun yerine haftada iki ya da üç defa maske uygula. Ünlülerin saç uzmanı Jim Markham’m tüyosuna da kulakverebilirsin: “Saç hasarını en aza indirecek ve evde uygulayabileceğin bir diğer yöntem de saç maskesini uygulamadan önce biraz bakım yağı ile karıştırmak ve bu karışımı saça uygulamak. Böylece hasarlı saçı daha etkili şekilde onarabilirsin.”

Sarı Saça Ekstra Özen

Sarı saçlar, sıcak aylarda çok daha fazla korumaya ihtiyaç duyuyor. Bal tonlarındaki saçların rengi soldukça turunculaşıyor. Martin, “Bu gibi durumlarda saç toneri ve özellikle boyalı saçlar için üretilen ürünleri öneriyorum. Sarışınlar için üretilen, saçı güzelleştirip renginin açılmasını (civciv sarısı gibi olmasını) durduran şampuanları deneyebilirsin” diyor. John Frieda Go Blonder Shampoo (t33,90) doğal aydınlatıcı kompleks ile sarı saçların rengini hafifçe aydınlatıyor ve saçmkütikül tabakasını sıkılaştırıyor.




Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir