Hurmanın Sağlığa Faydaları ve Hurmanın İslamdaki Yeri

Hurmanın Sağlığa Faydaları ve Hurmanın İslamdaki Yeri

Hurma, özellikle tatlı seven kimseler için en iyi alternatif meyvedir. Sıcak yörelerde yetişir. Yüzümüzle birlikte gönlümüzü de Batıya çevirince, Allah Teâlâ’nın (c.c.) nimetlerinden de maalesef bu bağlamda yüz çevirmişiz. Bu yüzden olsa gerek, hurma dini bir yiyecek, hurma yemek de dindarlık alameti sayılmaya başlanmış. Genellikle Arap toplumlarımn yetiştirdiği bir meyve olması, yalnızca hac ve umre dönüşlerinde ve iftar saatlerinde ikram edilmesi de Türkiye’deki bu ‘sakat’ algıyı beslemiş olmalı.

hurma nedir

Kur’an-ı Kerimde hurma şöyle anlatılıyor: “Ölü toprak, onlar için de kudretimiz için bir delildir. Biz onu dirilttik, ondan taneler çıkarttık. İşte onlardan yemektedirler. Orada hurmalıklardan ve üzüm bağlarından nice bahçeler var ettik; (onların) içlerinden de pınarlar fışkırttık. Bunları, mahsulden ve ellerinin yaptıklarından yesinler diye yaptık. Hâlâ şükretmezler mi?”229 Hurma, Kur’an-ı Kerim’de tam 252M kez tekrarlanarak öne çıkarılan bir gıda. Kur’an-ı Kerim’de, hurma genellikle üzüm, nar, incir, zeytin ve ekinlerle birlikte zikredilir. Tadı ve sağlıklı oluşunun yanı sıra, salkımları örneklendirilerek berekete de vurgu yapılır. Hurma, Peygamber (s.a.v.) ve Ashab-ı Kiram’ın da en önemli gıdası olmuştur. İslâm devletinin ilk başkenti olan Medine-i Münevvere, aynı zamanda hurması ile ünlüdür.

Lif, mineral, fenol, bakır, çinko, sodyum, potasyum, magnezyum, kalsiyum, demir, şeker, protein zengini olan hurma; kalp ve damar hastalıkları, boğaz ağrıları, bronşit, öksürük ve soğuk algınlığını engelleyen, kansere karşı koruyan, halsizliği ortadan kaldıran, beden ve zihin gelişimini sağlayan, kemikleri güçlendiren ve kemik hastalıklarını gideren şifaya sahiptir. Protein, yağ ve karbonhidrat üçlüsünü bir arada barındıran tek meyve hurma, vücudun yaşlanma belirtilerini azaltır, cildi besler, hamilelik ve güneş lekelerini yok eder. Boğaz ağrısına, öksürüğe, kemik hastalıklarına, halsizliğe, kansızlığa iyi gelir. Şeker oranı yüksek olmasına rağmen, kilo aldırmaz. Suda çözünebilir lif içeriği yüksek olduğundan, gaz ve kabızlık gibi sindirim sistemi rahatsızlıklarını önler. Günlük hayatın getirdiği stres ve yoğun tempodan kurtulmak için, birkaç hurma yemek çoğu kez yeterli gelir.

Selma (r.a.) anlatıyor: “Rasülullah (s.a.v.) buyurdular ki: ‘İçerisinde kuru hurma olmayan bir ev, içerisinde yiyecek maddesi olmayan bir ev gibidir!” ‘Cennet nimeti’ olarak da anılan hurma, çikolata ve şekerlemelerin en iyi ve en sağlıklı alternatiflerinden biridir. Bayram ve özel günlerde misafirlere şeker, çikolata ve tatlı yerine, hurma ikram edilmeli, çocukların beslenme çantalarına günde bir iki adet konulmalıdır.

Hurma, sağlığa faydaları nedeniyle sadece iftarlarda değil, senenin her ayında tüketilmesi gereken meyvelerden. Tıbb’un Nebevîde hurmanın yararları ve kullanım alanları şöyle anlatılıyor: “Hurmanın meyvesi yaş ve kuru olarak yendiği gibi, ham ve ergin olarak da yenir. Hurma besin olduğu kadar ilaçtır, katık olduğu kadar tatlıdır ve şurup olduğu kadar da meyvedir. Dalları bina, âlet ve kaplar için kullanmaya elverişlidir, yaprağından zembiller, kaplar, yelpazeler vb. şeyler yapılır. Lifinden de halatlar, yatak ve yastık içleri vb. şeyler yapılır. Diğer taraftan, çekirdeği deve için yem olduğu gibi ilaç ve parfümeriye de girer. Sonra meyve ve bitkisinin göz alıcılığı, biçiminin estetik güzelliği ve manzarasının açık seçikliği, meyvesinin dallar üzerindeki dizilişi, dizilişinde sergilenen ustalık ve kolayca fark edilme, onu seyreden gönüllerin neşelenmesi de unutulmamalıdır. Onun seyri, onun mucidini/yaratanını, yaratıcının sanatındaki eşsizliğini, kudretinin mükemmelliğini ve hikmetinin eksiksizliğini düşündürür:”

trabzon hurmasi

Trabzon hurması

Buruk bir fadı olan ve iyice olgunlaşmışı daha makbul sayılan Trabzon hurması, Türkiye’de genellikle Akdeniz kıyılarında yetişir ve yıllık olarak, ortalama 15 bin ton civarında üretilir. Önemli ölçüde Kuveyt, Ürdün, Almanya ve İsviçre’ye ihraç edilir. Trabzon hurmasının ana memleketinin, Çin ve Japonya olduğu sanılıyor. Prof. Dr. Ömer Utku Çopur a göre Trabzon hurmasının faydaları saymakla bitmiyor: “Trabzon hurması da karbonhidrat, protein, yağ, mineral ve vitamin zenginidir. Araştırmalar bu meyvede magnezyum, potasyum, kalsiyum, çinko ve fosforun yüksek oranlarda bulunduğunu gösteriyor. Yüksek düzeyde içerdiği askorbik asit ve fenolik bileşikler, Trabzon hurmasına yüksek düzeyde antioksidan özelliği sağlıyor. Sahip olduğu buruk tat, içerdiği yüksek miktardaki fenolik bileşiklerden kaynaklanmaktadır. Trabzon hurmasının kalp-damar sistemi hastalıklarına olumlu etkisinin yanısıra, vücudu kansızlığa, vitamin eksikliğine, mide-bağırsak hastalıklarına ve soğuk algınlıklarına karşı korur. Son yıllarda yapılan araştırmalarda, kolesterolü ve yüksek tansiyonu düşürücü özelliğinin olduğu da tespit edilmiştir. Aynı zamanda, bağışıklık sistemini kuvvetlendirmekte, sindirim sistemi hastalıklarına iyi gelmekte ve kanserden korunmada önemli yer tutmaktadır.”

Trabzon hurmasının 6-15 cm. uzunluğundaki yapraklan da, en az meyvesi kadar değerlidir. Uzakdoğu ülkelerinde tıbbi ilaç ve bitkisel çay olarak tüketilir. Trabzon hurması ayrıca çok önemli bir lif kaynağıdır. Çözülemeyen liflerin, kolon kanseri riskini önlemede etkin rol oynadığı da belirtiliyor. Trabzon hurmasının tüketilme mevsimi, sonbahar aylarıdır.

Hurma ile ilgili hadis-i şerifler

Yusuf İbn-i Abdillah İbn-i Selam (r.a.) anlatıyor: “Rasülullah (s.a.v.) bir miktar arpa ekmeği aldı. Üzerine bir hurma koydu ve: ‘Bu, şuna katıktır!’ buyurdu’.

Hz. Âişe (r.a.) anlatıyor: “Resûlullah aleyhissalâtu vesselam kavunu taze hurma ile yer ve ‘Bunun hararetini şunun serinliğiyle, şunun serinliğini de bunun hararetiyle kırıyoruz!’ buyururdu.”

Hz. Âişe (r.a.) anlatıyor: “Rasülullah (s.a.v.) buyurdular ki: Yaş hurmayı, kuru hurmayla birlikte yiyin. Eski hurmayı, yeni hurmayla beraber yiyin. Zira Şeytan -böyle yapmanıza- kızar ve ‘Âdemoğlu, eskiyi yeni ile beraber yiyecek kadar -hayatta-kaldı der!’

Ebu Hüreyre (r.a.) anlatıyor: “Rasülullah (s.a.v.) şöyle buyurdular: ‘Acve -hurması- Cennettendir ve zehre karşı şifadır!”

Hz. Âişe (r.a.) anlatıyor: “Rasülullah (s.a.v.) şöyle buyurdular: ‘İçinde hurma olmayan evin halkı açtır!”




Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir